DEVA Partisi Kahramanmaraş Milletvekili İrfan Karadutlu, Kahramanmaraş’ta yığınla sorun olduğunu belirterek kamu kurum ve kuruluşları ile yerel yöneticilerin topu birbirine atarak yerel seçim öncesi vatandaşı oyaladığını ve koordinasyon eksikliği nedeniyle yaptıkları eylemlerin göz boyamaktan öteye geçmediğini söyledi.
Karatutlu, “Bugün depremin üzerinden yedi ay geçmesine rağmen ve yetkililerin bir yıl içerisinde konutların yapılacağını sözünü vermesine rağmen daha enkazların bile yüzde 20-25'i kaldırabilmiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı başta olmak üzere, belediyeler diğer kamu kurumları olaya bütüncül bakma yerine topu birbirine atarak zaman kazanmakta ve vatandaşı mağdur etmektedir. Şehirde tam bir koordinasyon bozukluğu mevcuttur. Derhal bir bakan 7/24 bu dört ilde görevlendirilmeli hızlı bir şekilde kurumlar arasında koordinasyonu sağlamalıdır” dedi.
Kahramanmaraş Milletvekili Uzm. Dr. İrfan Karatutlu, 6 Şubat depremlerinin 7’nci ayında, Kahramanmaraş’ta basın mensuplarıyla bir araya gelerek Kahramanmaraş’ın ve deprem bölgesinin sorunlarını gündeme getirdi.
Özellikle deprem sonrası Kahramanmaraş’ın önemli hizmetlere ihtiyacı olduğunu ifade eden Karatutlu, imar, ruhsat, deprem konutları, ağır hasarlı binaların yıkımı ve enkazların kaldırılması, eğitim, sağlık, esnafların vergi yükü, sanayicilerin destek ve teşvik sıkıntısı, göç, toplumsal travmalar gibi Kahramanmaraş’ta yığınla sorun olduğunu dile getirdi.
Kahramanmaraş’ın hemen hemen her alanda hızla geriye gittiğini aktaran Karatutlu, idarecilerin sorunları çözme yerine öteleme ve oyalama yöntemine başvurduğunu belirtti.
Karatutlu, “Zaten çevresindeki şehirlerle arasında sosyo kültürel, ekonomik, fiziki anlamda eksiklikleri olan şehrimizin bu büyük depremle birlikte çok daha geriye gittiğini yaşayarak gözlemliyoruz. On yıllar sürecek bu kötü etkinin sonuçlarını ne kadar hızlı iyileştirirsek özellikle çocuklarımız için ve ömrümüzü verdiğimiz bu kadim şehir için bir nebze bir şeyler yapmış olacağız” dedi.
“İHMALKARLARIN VE SORUMLULARIN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ”
Kahramanmaraş’ın 35 yıldır aynı dünya görüşüne sahip bir yapı tarafından yönetildiğine dikkat çeken Milletvekili Karatutlu, depremde ihmalkarlığı ve can kayıplarında sorumluluğu bulunanlardan hesap soracaklarını aktardı.
Karatutlu, şöyle konuştu: “Bugün belediyecilik ve idari anlamda yapılan iyi ve kötü işlerin sorumluluğu bu yöneticilerin üzerindedir. Kahramanmaraş'taki bu yetkililer on yıllardır depremin Kahramanmaraş'a geleceğini biliyordu. Bilim adamları söylüyorlardı, sivil toplum örgütleri söylüyorlardı, siyaset bu durumu devamlı dile getiriyordu. Devleti yönetmenin en önemli ayaklarından biri de sorun oluşmadan önce tedbir almaktır. Maalesef özellikle yerel yöneticiler ve bunları denetleyen valiler ve onların üzerindeki hükümet yetkilileri hep birlikte Kahramanmaraş'a bu depremin gelmesi için, büyük bir yıkım yapması için, yok etmesi için beklediler. Fay alanlarını imara, açtılar, bu bölgelere 8- 10- 16-17 kat imar izni verdiler. Bugün bölgedeki dört büyük il yok oluş sürecine girmiş, sanki yoğun bakımda yatan entübe bir hasta görünümünde... Bu sebeple vatandaşın mal ve can kaybında bu izni verenlerin hiçbir sorumluluğu olmayacak. Bütün bu ihmalkârlığı sebebiyet veren yetkililere müteselsil olarak hukuki anlamda hesap sorulmalıdır. Bütün bu büyük sorumluluğu üç beş müteahhidin üzerine yıkarak kaçmaya çalışan yetkililerin ve sorumluların peşini bırakmayacağımızı bir kez daha kamuoyuna ilan ediyoruz.”
“4 İLE ÖZEL BAKANLIK VERİLMELİ”
Açıklamasında şehirdeki idareciler, kurumlar ve bakanlık arasındaki koordinasyonluğa vurgu yapan Karatutlu, şunları söyledi: “Depremin ilk günlerinde arama kurtarma güvenlik barınma, su ve gıda temini gibi organizasyon bozuklukları yaşanmıştır. Bugün depremin üzerinden 7 ay geçmesine rağmen ve yetkililerin bir yıl içerisinde konutların yapılacağını sözünü vermesine rağmen daha enkazların bile yüzde 20-25'i kaldırabilmiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı başta olmak üzere, belediyeler diğer kamu kurumları olaya bütüncül bakma yerine topu birbirine atarak zaman kazanmakta ve vatandaşı mağdur etmektedir. Şehirde tam bir koordinasyon bozukluğu mevcuttur. Derhal bir bakan 7/24 bu dört ilde görevlendirilmeli hızlı bir şekilde kurumlar arasında koordinasyonu sağlamalıdır.”
“İMAR VE RUHSAT İŞLERİ VATANDAŞIN CANINI SIKIYOR”
Kahramanmaraş’ın yeniden inşası için ivedilikle yeni imar alanlarının açılması gerektiğinin altını çizen Karatutlu, kendi evini yapmak ve orta hasarlı binasını güçlendirmek isteyen vatandaşların izin ve ruhsatlarının verilerek mağdur edilmemesi gerektiğini kaydetti.
Karatutlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: “ Yeni imar alanının açılması, yerinde dönüşüm, vatandaşın kendi evini yapması için gerekli izin ve ruhsatlar verilmelidir. Bu belirsizlik ve oyalama vatandaşın canını sıkmaktadır. Hasar tespitlerinin yanlış yapılması, hasar tespitlerinde sık sık değişimin yapılması, özellikle kırsal da tapusuz yerlerin durumu gibi konulardaki belirsizlik devam etmektedir. Kahramanmaraşlı yüzlerce inşaat firması, yapı denetim firması hızlıca bu izinlerin verilmesini beklemektedir. Bunun yanında inşaata izin verilen toplu konut alanlarında yerel firmalar yerine adrese teslim dışarıdan ihale firmalarına verilmektedir. Hasarlı binaların tespitinde açılan davalarda mahkemeler yavaş davranmakta, hak sahipliği ile ilgili davaların hızlı çözümü için herhangi bir de çalışma yapılmamaktadır. Binlerce esnaf konteynırla oyalanmakta, esnafın vergi, elektrik, su, Bağ-Kur gibi borçları ile ilgili herhangi bir sübvansiyon ya da teşvik konuşulmamaktadır.”
“SANAYİCİ, AYAĞI YERE BASAN TEŞVİK VE DESTEKLE AYAĞA KALDIRILMALI”
Depremin sanayi yönünden de merkezinin Kahramanmaraş olduğuna vurgu yapan Karatutlu, 60-70 bin'in üzerinde istihdam kaybı olduğunu aktardı.
Kahramanmaraş’ın 6’ncı bölge teşviklerine alınmasının yeterli olmayacağını kaydeden Karatutlu, şu değerlendirmelerde bulundu: “Kahramanmaraş'ın 6’ncı bölge teşviklerine alınması yeni yatırımlara teşviki getirmiştir eski yatırımlarda kaybı olan sanayici teşvikten yararlanamamaktadır. Sanayici özellikle tekstil ve çelik mutfak eşya sektörü, o bile krediye ulaşmakta zorluk çekmektedir.”
“EĞİTİMDE KARMAŞA VAR!”
Yeni eğitim ve öğretim döneminin başlamasına sayılı günler kaldığını ancak okulların çok büyük çoğunluğunda tamir ve tadilat ile boya işlemlerinin henüz tamamlanmadığına işaret eden Karatutlu, yurt sorununu için de kıl çadırı gibi gülünç bir çözüm bulunduğunu belirtti.
Karatutlu, “Eğitim yönünden okulların birçoğunda tamir ve tadilat devam etmekte hangi okullarda nasıl bir eğitim yapılacağı karmaşası vardır. Üniversitede yurt sorunlarının hat safhada olması sebebiyle bir çok bölümde online eğitime geçilmiştir. Yetkililer yurt sorununu öğrencileri kıl çadırlarda barındırarak çözme çaresizliği içindedir” şeklinde konuştu.
“3 AYDIR KAHRAMANMARAŞ'A SAĞLIK MÜDÜRÜ BİLE ATAYAMADILAR”
Deprem sonrası en çok ihtiyaç duyulan hizmetlerden birinin sağlık olduğuna dikkat çeken Karatutlu, aynı zamanda en çok sorunun da sağlık alanında yaşandığını ifade ederek yetkililerin 3 ay gibi bir sürede il sağlık müdürü atamaktan bile aciz olduklarını dile getirdi.
Karatutlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Deprem sonrası en çok etkilenen sektörlerden biri sağlık sektörüdür iki özel hastane iki devlet hastanesi devre dışı kalmıştır. Özellikle merkezde aylardır hastalar alt alta üst üste istiflenerek poliklinik yapılmaya çalışılmaktadır. Yedi ayda poliklinik açısından birçok mesafe kat edilebilecekken hükümet yetkilileri 3 aydır Kahramanmaraş'a sağlık müdürü bile atayamamışlardır. Sağlık sektörü siyasetçi ve sendikacıdan elinde bir oyuncak olmuştur. Necip fazıl Hastanesi'nde olduğu gibi fay hattında yapılan yanlış hastanenin bir benzeri yeni hastane yerinin Önsen bölgesine yapılarak yanlışta ısrar edilmektedir. Yörük Selim hastanesinin kuzeyinde yüzlerce dönüm askeri alan ve Aslan Bey parkı varken bir önceki hastane ve rantının bir benzeri Önsen’de devreye sokulmaya çalışmaktadır. Soruyorum ben bu şehrin milletvekillerine 21 yıldır iktidardasınız, Niye Gaziantep büyüyor niye Gaziantep havaalanına uçuşlar bizimkinin on katı 20 katı niye Gaziantep'ten hızlı tren geçiyor niye depremden fazla etkilenmedi halde en büyük pay alabiliyor niye senin elindeki suyu dahi Gaziantep hiçbir bedel ödemeden alabiliyor.”